Sünger kağıttan hemencecik yapıverdiğim kitap kurdu ayıracım:)Ben çok sevdim kendilerini:))
17 Ocak 2012 Salı
Çilekli Karsambaç Yaptım:)
Birkaç gün önce,eve dönerken,apartmanın yan tarafında iki kızın kaşıklarla karların üzerinden alıp alıp bir kaba doldurduklarını gördüm."Ne yapıyorlar ki bunlar?"diye düşünürken,bir tarif kitabında gördüğüm "karsambaç"yapmak için kar topluyor olabilecekleri geldi aklıma...Tabi yaa!Karsambaç!Eskiden özellikle dondurmacılık sektörünün böylesi gelişmediği zamanlarda,çoğunlukla dağlık yerlerde tüketilen,karın üzerine pekmez ve bal dökülmesiyle yapılan bir çeşit dondurma.
Aa,dedim,niye ben de denemeyeyim ki...Dışarıda bolca temiz tutmuş kar da varken...Ben de aldım elime bir kap,bir miktar kar topladım.Evde pekmez olmadığından,zaten pekmezi de sevmediğimden ben çilek reçeli ve balı karıştırdım,bir miktar da sulandırdım ve döktüm üzerine.Yalnız burada oldukça hızlı olmak gerekiyor,kar çabucak eriyebilir.Sonuç olarak da ortaya oldukça hafif ve farklı bir tatlı çıktı.Bana çocukken bolca tükettiğimiz "meybuz"ları hatırlattı...
15 Ocak 2012 Pazar
Karanlık Saat
Geçen haftasonu bir arkadaşımla gittiğim bir filmdi Karanlık Saat,orijinal ismiyle "Darkest Hour".Doğrusu fazla birşey beklemiyorduk,internette akıcı ve sıkmayacak bir film olduğuyla ilgili yorumlar okumuştum,bu da o an için biraz kafamızı dağıtıp keyifli vakit geçirmek isteyen bizler için yeterliydi.
Aslında ben Pedro Almodovar'ın "İçinde Yaşadığım Deri" filmini görmeyi çok istiyordum ama yaşadığım şehre(Denizli)nedense kimi vizyon filmleri gelmediği için elimizdeki alternatiflerden bir seçim yaptık ve bu filmi görmeye karar verdik.
Çok iddialı olmasam da iyi bir bilimkurgu izleyicisi sayılırım.Ve bu alandaki en temel yapımları takip etmeye çalışırım.Bu film bazı temel bilimkurgu klişelerini taşıyor ve kimi yapımlardan esinlenmiş.Örneğin gökten inen turuncu ışıklar birebir aynı şekilde İnvasion(Dizi olanı)da vardı.Aradaki fark,orada yere değil suya iniyorlardı.Dünyayı dünya dışı varlıkların istilası ve tüm dünya insanlarının birleşip bununla mücadelesi konusu ise kimbilir kaç defa işlenen çok tipik bir konu.Bu filmin farkı ise,uzaylıların elektriği emen,elektriğin varlığıyla yerini belli eden ve görünmeyen bir takım varlıklar olmalarıydı.Üzerlerine ateş edildiğinde değişip dönüşüyorlardı.Bugüne kadar birbirine benzer tarzda yaratıklardan oluşan birçok uzaylı tiplemesini beyazperdede izlemiş olan bendeniz, bu farklı tarzda uzaylı fikrini sevdim.Ayrıca uzaylıların ortaya çıkıp hareket ettiklerinde çıkardıkları ses de doğrusu tüyleri ürpertiyordu,bu yönüyle de bana Tom Cruise'ın oynadığı "Dünyalar Savaşı"ndaki Tripodların çıkardığı sesleri hatırlattı.
Filmin temposu ise oldukça iyiydi,hiç sıkılmadım izlerken.Ayrıca filme arka planda güzel Moskova görüntülerinin eşlik etmesi de ayrı bir hoşluktu.Filmden çıktıktan sonra Moskova'ya gidesim geldi:)
Kısacası bilimkurgu meraklılarının seveceği,çok beklentiler olmadan izlenirse tatmin edici bir film olduğunu düşünüyorum.
Etiketler:
beyazperde,
bilimkurgu,
darkest hour,
film,
gerilim,
karanlık saat,
sinema
Mozaik Ayna Parçalı Ayna
Eveeet sayın izleyicilerim,yeni bir ayna çalışması ile daha karşınızdayız:)Bu aynayı atölyede yaptım.Oldukça şık ve ağır duran bir ayna.
Malzeme olarak ise şunlara ihtiyacımız olacak:
- Tasarımımıza göre istediğimiz şekil ve ölçülerde ahşap bir levha
- Büyükçe bir parça ayna(Bu parçalara ayıracağımız ayna olacak)
- Tasarımımıza göre aynacıdan kestirdiğimiz büyüklükte ayna.
- Silikon tabancası
- Boyacılardan temin edebileceğimiz bir miktar derz ve siyah boya(boya az miktar)
- Cila
- Elmas kesici
- Siyah ahşap boyası
Şimdi geçelim yapım aşamalarına.İlk olarak ahşap levhanın arka yüzeyini siyah ahşap boyası ile boyuyoruz.(isteğe bağlı)
Sonrasında ise süslemede kullanacağımız aynamızı şeritler halinde kesiyoruz,ardından da karelere bölüyoruz.Şeritler çok ince olmasın,sonra aynadan ayırmak zor oluyor,ben yaklaşık 2,5 cm genişliğinde kestim.
Ardından silikon ile büyük aynamızı yapıştırıyor,sonrasında da istediğimiz düzende küçük parça aynalarımızı yapıştırmaya geçiyoruz.
Bu işlem bitince bir miktar derzi su ile karıştırarak(suyu azar azar ekleyin)bulamaç haline getiriyor ve siyah boyamızı ekliyoruz.
Hazırladığımız boyayı aralara çok da özenmemiz gerekmeden bolca sürüyoruz.Boya ayna hizasına kadar gelmeli.Ardından da peçeteler yardımıyla fazla boyaları sıyırıyoruz.
Aynayı bu halde birkaç saat bekletip iyice kurumasını sağlıyoruz.Sonra da yüzeyi parlatmak için cilamızı sürüyoruz.Ve çok dekoratif bir ayna elde ediyoruz:)))
7 Ocak 2012 Cumartesi
Bausch&Lomb Yeşil Lenslerim
Eveet,yeşil lenslerim de bunlar işte.Bunlar da fena durmadı ama ben gri olanları daha çok beğendim.Siz ne dersiniz?
3 Ocak 2012 Salı
Yılbaşı Ağaçları-Hem de Köpükten!
Bu ve aşağıdaki yılbaşı ağacı,köpüğün çam ağacı şeklinde kesilip sprey boyayla boyanması ile oluşturuldu.Sonra da ikisinin de dört bir tarafına kafama göre kimini kendim hazırladığım, kimini sağdan soldan bulduğum ve satın aldığım süsleri toplu iğne ile taktım.Bunlar okulumuzun yılbaşı partisinde kullanıldı,şu anda ise atölyemizi süslüyor.Detaylar aşağıda:)
Bu ağaçları ben çok sevdim.Ana malzemesiyle tam bir geri dönüşüm çalışması oldu bence.Yaparken de çok eğlendim ayrıca.Sizce nasıl olmuşlar?
Etiketler:
atölye,
boyama,
DIY,
farklı,
geri dönüşüm,
köpük,
tasarım,
yılbaşı ağacı
Sünger Kağıttan Magnetler-Moosgummi
Bunlar atölyede bu dönem yapılan sünger kağıttan bazı magnet örnekleri.Sünger kağıt bu tarz çalışmalar için çok ideal bir malzeme.Devamı gelecek:)
Etiketler:
atölye,
magnet,
moosgummi,
sünger kağıt,
tasarım
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)